İngilizce Yaygın Telaffuz Hataları

[fusion_builder_container type="flex" hundred_percent="no" equal_height_columns="no" menu_anchor="" hide_on_mobile="small-visibility,medium-visibility,large-visibility" class="" id="" background_color="" background_image="" background_position="center center" background_repeat="no-repeat" fade="no" background_parallax="none" parallax_speed="0.3" video_mp4="" video_webm="" video_ogv="" video_url="" video_aspect_ratio="16:9" video_loop="yes" video_mute="yes" overlay_color="" video_preview_image="" border_color="" border_style="solid" padding_top="" padding_bottom="" padding_left="" padding_right=""][fusion_builder_row][fusion_builder_column type="1_1" layout="1_1" background_position="left top" background_color="" border_color="" border_style="solid" border_position="all" spacing="yes" background_image="" background_repeat="no-repeat" padding_top="" padding_right="" padding_bottom="" padding_left="" margin_top="0px" margin_bottom="0px" class="" id="" animation_type="" animation_speed="0.3" animation_direction="left" hide_on_mobile="small-visibility,medium-visibility,large-visibility" center_content="no" last="true" min_height="" hover_type="none" link="" border_sizes_top="" border_sizes_bottom="" border_sizes_left="" border_sizes_right="" first="true"][fusion_text] İngilizce öğrenen bireylerin en çok zorlandığı alanlardan biri doğru telaffuzdur. Ne kadar kelime bilirseniz bilin, doğru telaffuz edemediğinizde karşı tarafla iletişimde sorun yaşamanız kaçınılmaz olur. Bu yazıda İngilizce'de en sık yapılan telaffuz hatalarını ve bu hataları düzeltmek için kullanabileceğiniz etkili yöntemleri detaylı şekilde ele alacağız.

Neden Telaffuz Hataları Yapıyoruz?

İngilizce’nin ses sistemi, Türkçeden oldukça farklıdır. Bu farklar aşağıdaki nedenlerle telaffuz hatalarına yol açar:

• Türkçede bulunmayan seslerin İngilizcede yer alması (örneğin: “th” sesi)
• Vurgu ve tonlamaya alışık olmamak
• Kelimenin yazıldığı gibi okunmaması
• Ana dil etkisiyle kelimeleri Türkçe kurallara göre okumak

En Sık Yapılan İngilizce Telaffuz Hataları

1. “Th” Sesini “T” veya “D” Gibi Söylemek

Örneğin “think” kelimesi sıklıkla “tink” ya da “sink” gibi yanlış telaffuz edilir. Doğru telaffuz: Dil ucunun üst dişlerin arasında hafifçe sıkışmasıyla “θ” sesi çıkarılmalıdır.

2. “V” Harfini “W” Gibi Söylemek

“Very” kelimesinin “wery” olarak okunması oldukça yaygındır. Doğru telaffuz: Üst dişleri alt dudağa hafifçe bastırarak “v” sesi çıkarılmalıdır.

3. Sessiz “R” Harfini Aşırı Vurgulamak

Özellikle Amerikan İngilizcesinde “r” sesi belirgindir ancak İngiliz İngilizcesinde kelime sonunda yer alan “r” sesi çoğunlukla telaffuz edilmez. Örnek: “Car” → /kɑː/ (British), /kɑːr/ (American)

4. Uzun ve Kısa Seslerin Karıştırılması

“Ship” (gemi) ile “Sheep” (koyun) kelimeleri arasındaki farkı bilmek büyük önem taşır. Yanlış telaffuz: /ʃiːp/ yerine /ʃɪp/ Doğru telaffuz: Uzun “ee” sesi /iː/ ile kısa /ɪ/ sesinin ayrımı yapılmalıdır.

5. Vurgu Yerinin Yanlış Kullanılması

“Record” kelimesi isim olarak kullanıldığında /ˈrekɔːd/, fiil olarak kullanıldığında ise /rɪˈkɔːd/ şeklinde telaffuz edilir. Yanlış vurgu, kelimenin anlamını bile değiştirebilir. Telaffuz Geliştirmek İçin Etkili Yöntemler

1. Fonetik Alfabe Öğrenin

Uluslararası Fonetik Alfabe (IPA), her sesin sembollerle gösterildiği bir sistemdir. Bir kelimenin IPA karşılığını öğrenmek, onu doğru telaffuz etmenin ilk adımıdır.

2. Native Speaker Dinlemeleri Yapın

YouTube, podcast, sesli kitaplar ve TED konuşmaları, doğru telaffuzu kulak dolgunluğu ile öğrenmenize yardımcı olur. Özellikle altyazılı videolarla çalışmak etkili bir tekniktir.

3. Ayna Karşısında Çalışma Tekniği

Dil pozisyonunuzu, dudak ve çene hareketlerinizi görmek için aynanın karşısında pratik yapabilirsiniz. Böylece sesin çıkışıyla birlikte fiziksel detaylara da dikkat edersiniz.

4. Gölgeleme (Shadowing) Yöntemi

Ana dili İngilizce olan birinin söylediği cümleleri aynı anda tekrar etmek, telaffuzunuzu geliştirmede oldukça etkilidir. Bu teknik, hem akıcılığı hem de doğru sesleri geliştirmenize yardımcı olur.

5. Kelime Dağarcığınızı Sesli Tekrarla Geliştirin

Yeni öğrendiğiniz her kelimeyi yüksek sesle tekrar edin ve ses kaydı alarak telaffuzunuzu kendi sesinizden kontrol edin.

Telaffuzda Gelişmek Zaman ve Pratik İster

Telaffuz hatalarını düzeltmek kısa sürede olacak bir iş değildir. Ancak doğru kaynaklarla, sistematik çalışmayla ve sabırla bu alanda ciddi ilerleme kaydedebilirsiniz. Unutmayın, önemli olan mükemmel olmak değil, anlaşılır ve doğal bir şekilde konuşabilmektir. [/fusion_text][/fusion_builder_column][/fusion_builder_row][/fusion_builder_container] https://www.americanlife.com.tr/ingilizce-yaygin-telaffuz-hatalari/

İngilizce Geniş Zaman (Simple Present Tense) Cümleler

[fusion_builder_container type="flex" hundred_percent="no" equal_height_columns="no" menu_anchor="" hide_on_mobile="small-visibility,medium-visibility,large-visibility" class="" id="" background_color="" background_image="" background_position="center center" background_repeat="no-repeat" fade="no" background_parallax="none" parallax_speed="0.3" video_mp4="" video_webm="" video_ogv="" video_url="" video_aspect_ratio="16:9" video_loop="yes" video_mute="yes" overlay_color="" video_preview_image="" border_color="" border_style="solid" padding_top="" padding_bottom="" padding_left="" padding_right=""][fusion_builder_row][fusion_builder_column type="1_1" layout="1_1" background_position="left top" background_color="" border_color="" border_style="solid" border_position="all" spacing="yes" background_image="" background_repeat="no-repeat" padding_top="" padding_right="" padding_bottom="" padding_left="" margin_top="0px" margin_bottom="0px" class="" id="" animation_type="" animation_speed="0.3" animation_direction="left" hide_on_mobile="small-visibility,medium-visibility,large-visibility" center_content="no" last="true" min_height="" hover_type="none" link="" border_sizes_top="" border_sizes_bottom="" border_sizes_left="" border_sizes_right="" first="true"][fusion_text] İngilizce dil öğreniminin en temel zamanlarından biri olan Simple Present Tense, yani Geniş Zaman, günlük konuşmaların ve anlatımların bel kemiğini oluşturur. Bu yazıda, geniş zamanın nasıl kullanıldığını, olumlu-olumsuz-soru cümle yapılarını ve bol örneklerle nasıl kullanıldığını öğreneceksiniz.

Geniş Zaman Nedir?

Simple Present Tense, İngilizce’de;

• Genel doğruları (The sun rises in the east),
• Alışkanlıkları (I drink coffee every morning),
• Rutinleri (She goes to school at 8 a.m.),
• Duyguları ve düşünceleri (I love music)

anlatmak için kullanılır.

1. Geniş Zaman Cümle Yapısı

✅ Olumlu Cümle Yapısı Özne + Fiil (V1) + Nesne Not: He, She, It özneleri ile fiile "-s/-es" takısı gelir.

Özne	Fiil (Örnek)	Cümle
I	play	I play football.
You	eat	You eat breakfast at 7.
He	plays	He plays guitar.
She	studies	She studies English.
It	runs	It runs fast.
We	watch	We watch TV together.
They	read	They read books every night.

❌ Olumsuz Cümle Yapısı Özne + don’t / doesn’t + Fiil (V1) + Nesne

Özne	Yardımcı Fiil	Cümle
I / You / We / They	don’t	I don’t like fish.
He / She / It	doesn’t	He doesn’t drink tea.

❓ Soru Cümlesi Yapısı Do / Does + Özne + Fiil (V1) + Nesne?

Yardımcı Fiil	Özne	Cümle
Do	you	Do you speak English?
Does	she	Does she work on weekends?

2. Geniş Zaman Zarfları (Zaman Belirleyicileri)

Geniş zamanda sıkça kullanılan kelimeler şunlardır:

İngilizcesi	Türkçesi
always	her zaman
usually	genellikle
often	sık sık
sometimes	bazen
rarely	nadiren
never	asla
every day	her gün
on Mondays	Pazartesileri
once a week	haftada bir

✅ Örnek: I always drink tea in the morning. She never eats meat.

3. Geniş Zaman ile Kurulmuş 15 Örnek Cümle

✅ Olumlu Cümleler:

1. I go to school every day.
2. She watches TV in the evening.
3. They play football at the weekend.
4. He studies at university.
5. The sun rises in the east.

❌ Olumsuz Cümleler:

1. I don’t like cold weather.
2. He doesn’t drink coffee.
3. They don’t work on Sundays.
4. She doesn’t read books.
5. We don’t speak French.

❓ Soru Cümleleri:

1. Do you wake up early?
2. Does he drive to work?
3. Do they live in London?
4. Does your sister cook dinner?
5. Do we have class today?

4. Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar

• “He, She, It” ile fiile -s/-es eklenir: go → goes, watch → watches, study → studies
• Soru ve olumsuz cümlede fiil 1. haliyle kalır. ❗ "He doesn't go" ✅ — "He doesn't goes" ❌

[/fusion_text][/fusion_builder_column][/fusion_builder_row][/fusion_builder_container] https://www.americanlife.com.tr/ingilizce-genis-zaman-simple-present-tense-cumleler/

Zor Olan İngilizce Kelimeleri Kolay Öğrenmenin Yolları?

İngilizce öğrenirken en çok zorlanan konulardan biri, yeni ve karmaşık kelimeleri ezberlemek ve anlamlarını kalıcı hale getirmektir. Kelime hazinenizi genişletmek, dilde akıcılığı yakalamanız için çok önemli olsa da bazen zor kelimeler motivasyonunuzu düşürebilir. Bu yazıda, zor kelimeleri daha kolay öğrenmenin etkili yöntemlerini detaylı şekilde anlatacağız.

1. Kelimeleri Bağlam İçinde Öğrenin

Yeni bir kelimeyi tek başına ezberlemek yerine, onu cümle veya kısa hikayelerde kullanarak öğrenmek çok daha kalıcıdır. Bağlam, kelimenin anlamını ve kullanım şeklini anlamanıza yardımcı olur. Örnek: “Convoluted” kelimesini sadece “karmaşık” diye bilmek yerine, “The instructions were so convoluted that I got confused” cümlesi ile öğrenin.

2. Görsel ve Sesli Destek Kullanın

Bir kelimeyi öğrendiğinizde onu sadece yazılı olarak değil, resim, simge veya video ile ilişkilendirmek öğrenmeyi hızlandırır. Ayrıca kelimenin doğru telaffuzunu dinlemek, hatırlamanızı kolaylaştırır.

3. Kelime Kartları (Flashcards) Hazırlayın

Kelime kartları, aktif tekrar yöntemi için harika bir araçtır. Kartların bir yüzüne İngilizce kelimeyi, diğer yüzüne anlamını ve örnek cümleyi yazın. Günlük kısa tekrarlar yaparak kelimeleri unutmazsınız.

4. Kelimeyi Kendi Cümlenizde Kullanın

Yeni öğrendiğiniz kelimelerle kendi cümlelerinizi kurmak, onları aktif hafızanıza kaydetmenizi sağlar. Bu hem yazma hem konuşma becerilerinizi geliştirir.

5. Kategorilere Ayırarak Öğrenin

Zor kelimeleri konularına göre sınıflandırmak (örneğin iş İngilizcesi, duygular, doğa) öğrenmenizi kolaylaştırır. Böylece kelimeler arasında bağlantı kurarak hatırlamak kolaylaşır.

6. Tekrar, Tekrar, Tekrar!

Öğrenilen kelimelerin unutulmaması için düzenli tekrar şarttır. Spaced repetition (aralıklı tekrar) sistemini kullanarak kelimeleri belli aralıklarla gözden geçirin.

7. Kelime Öğrenmeyi Eğlenceli Hale Getirin

Mobil uygulamalar, kelime oyunları ve online quizler öğrenmeyi sıkıcı olmaktan çıkarır. Örneğin Duolingo, Memrise veya Quizlet gibi uygulamalarla kelimelerinizi pekiştirebilirsiniz.

8. Gerçek Hayatta Uygulayın

İngilizce kelimeleri gerçek hayatta kullanmak, onları zihninizde daha sağlam yerleştirir. İngilizce film, dizi, podcast dinleyin, konuşma pratiği yapın.

9. Sabırlı ve İstikrarlı Olun

Zor kelimeleri öğrenmek zaman alabilir. Motivasyonunuzu kaybetmeden, küçük hedefler koyarak ilerleyin. Her gün yeni kelime öğrenmek yerine, öğrendiklerinizi sağlamlaştırmak daha verimli olur. https://www.americanlife.com.tr/zor-olan-ingilizce-kelimeleri-kolay-ogrenmenin-yollari/

Yüksek Lisans Yapmak için İngilizce Bilmek Şart mı?

Akademik kariyer planlayan ya da uzmanlaşmak istediği alanda daha derin bir eğitim almak isteyen birçok kişi şu soruyu soruyor: Yüksek lisans yapmak için İngilizce bilmek zorunlu mu? Bu sorunun yanıtı, nerede, hangi alanda ve hangi dilde eğitim almayı planladığınıza göre değişir. Gelin bu konuyu tüm yönleriyle inceleyelim.

1. Türkiye’de Yüksek Lisans İçin İngilizce Zorunlu mu?

Türkiye’de yüksek lisans programlarının büyük kısmı Türkçe yürütülmektedir. Ancak bazı programlar tamamen veya kısmen İngilizce olabilir. Bu nedenle başvurmak istediğiniz programın dil şartı mutlaka kontrol edilmelidir. Genel Durum:

• Türkçe programlar için genellikle yabancı dil şartı yoktur.
• İngilizce programlar için ise TOEFL, YDS, YÖKDİL veya IELTS gibi sınavlardan geçerli puan istenir.

Örnek: Boğaziçi Üniversitesi ya da ODTÜ gibi bazı üniversitelerde İngilizce eğitim yaygındır. Bu okullarda yüksek lisans yapmak için İngilizce yeterliliği şarttır.

2. Yurt Dışında Yüksek Lisans İçin İngilizce Gerekli mi?

Evet. Yurt dışında yüksek lisans yapmak isteyenler için İngilizce neredeyse olmazsa olmazdır. Neden?

• Eğitim dili genellikle İngilizcedir.
• Başvuru sırasında IELTS veya TOEFL gibi sınavlardan yüksek skor istenir.
• Vize süreçlerinde İngilizce yeterliliğin kanıtlanması gerekir.
• Akademik araştırmalar ve tez yazımı İngilizce yapılır.

Not: Bazı ülkelerde Almanca, Fransızca, İspanyolca gibi alternatif dillerle eğitim veren programlar da olabilir. Ancak en yaygın ve uluslararası geçerliliği olan dil İngilizcedir.

3. İngilizce Seviyesi Ne Olmalı?

Yüksek lisans başvurularında aranan İngilizce seviyesi kurumlara göre değişir. Ancak genel olarak:

Sınav Türü	Kabul Edilen Minimum Puan
TOEFL iBT	80 – 100 arası
IELTS	6.0 – 7.5 arası
YDS/YÖKDİL	70 – 85 arası

Bazı teknik programlar daha düşük puanları kabul ederken, sosyal bilimlerde dil yeterliliği daha da önemlidir.

4. İngilizce Bilmiyorsam Yüksek Lisans Yapamaz mıyım?

Yapabilirsiniz, ancak seçenekleriniz sınırlı olabilir:

• Türkçe yürütülen programlara başvurabilirsiniz.
• İngilizce istenen programlara başvurmak için önce hazırlık sınıfına katılmanız gerekebilir.
• Dil puanı olmayanlar için bazı üniversiteler kendi bünyelerinde sınav yapar veya İngilizce hazırlık eğitimi sunar.

5. İngilizce Bilmek Ne Gibi Avantajlar Sağlar?

Sadece başvuru süreci için değil, yüksek lisans boyunca da İngilizce bilmenin büyük faydaları vardır:

• Kaynakların çoğu İngilizcedir.
• Makale yazımı ve tez süreci daha kolay ilerler.
• Uluslararası konferanslara katılım mümkün olur.
• Yurt dışında doktora yapma gibi sonraki adımlar için temel oluşturur.

6. İngilizce Seviyemi Nasıl Geliştirebilirim?

Eğer yüksek lisans planlıyorsanız ve İngilizceniz yeterli değilse, aşağıdaki adımlarla seviyenizi yükseltebilirsiniz:

• Her gün 30 dakika akademik İngilizce okuyun.
• TOEFL veya IELTS hazırlık kitapları kullanın.
• İngilizce sunum ve makale örnekleri inceleyin.
• İngilizce konuşma pratiği yapın.
• Akademik yazım tekniklerini öğrenin.

Hazırlık sürecine erken başlamak, başvuru sürecinde stres yaşamanızı engeller. https://www.americanlife.com.tr/yuksek-lisans-yapmak-icin-ingilizce-bilmek-sart-mi/

Yurt Dışında Yaşamak İngilizceyi Geliştirmede Yeterli mi?

İngilizce öğrenmek isteyen birçok kişi, “Yurt dışına çıkarsam İngilizcem gelişir mi?” sorusunu kendine sorar. Hatta bazıları için yurt dışında yaşamak, dil öğrenmenin tek yolu gibi görünür. Peki gerçek bu mu? Sadece yurt dışında yaşamak, İngilizce gelişimi için yeterli midir?

Yurt Dışında Yaşamak Ne Sağlar?

Yurt dışında yaşamak, İngilizce ile doğrudan temas kurmak açısından büyük bir avantajdır. Günlük yaşamda kullanılan dilin İngilizce olması, pratik yapma fırsatlarını artırır. Sağladığı Faydalar:

• Dili doğal ortamda duymak ve kullanmak
• Aksan ve telaffuz farklarını doğrudan gözlemlemek
• Kelime hazinesinin pratikte gelişmesi
• Kültürel bağlamda öğrenme

Bu ortamlar, dil öğreniminde teorik bilgilerin pratiğe dökülmesini kolaylaştırır. Özellikle markette alışveriş yapmak, otobüs sormak, komşuyla sohbet etmek gibi eylemler, öğrenmeyi hızlandırır.

Ancak Sadece Orada Olmak Yeterli mi?

Yurt dışında yaşamak, kendi başına otomatik bir gelişim sağlamaz. Çünkü dil gelişimi için maruz kalmanın yanında, aktif katılım ve bilinçli çaba da gereklidir. Karşılaşılan Zorluklar:

• Türkçe konuşulan bir çevrede yaşam
• Sosyal izolasyon ve çekingenlik
• İngilizce konuşmaktan kaçınma
• Sadece temel ihtiyaç cümleleriyle sınırlı kalma

Birçok kişi, yurt dışında yaşasa da çevresinde sürekli Türkçe konuşanlarla vakit geçirdiği için yeterince İngilizce pratik yapamaz. Bu da gelişimi sınırlar.

Dil Gelişimi İçin Gereken Ek Unsurlar

1. Aktif Pratik Yapmak

Yabancı biriyle tanıştığında konuşmaya cesaret etmek, hata yapmaktan korkmamak gerekir. Markette, kafede ya da iş yerinde her an dil pratiği fırsatıdır.

2. Kurs ve Dil Eğitimi Almak

Yurt dışındaki dil okulları, hem sistemli eğitim sunar hem de sosyal çevre oluşturur. Temel gramer bilgisini sağlamlaştırmak için büyük katkı sağlar.

3. Hedef Belirlemek

Her hafta belirli sayıda yeni kelime öğrenmek, belirli bir konu üzerine konuşmak veya bir film izleyip not almak gibi hedeflerle süreç disipline edilebilir.

4. Kültürel Katılım

Sosyal etkinliklere katılmak, gönüllü projelerde yer almak ya da yerel arkadaşlar edinmek, dili öğrenmenin yanı sıra kültürel farkındalık da kazandırır.

Türkiye'de Kalanlar İçin Umutsuzluk Yok

Yurt dışına gitmek bir avantaj olabilir; ancak İngilizceyi geliştirmek için tek yol değildir. Günümüzde online kaynaklar, konuşma uygulamaları ve video içerikleri sayesinde Türkiye'de de İngilizce seviyesi yüksek düzeye getirilebilir. Türkiye’de Dil Gelişimi İçin Alternatifler:

• Online İngilizce konuşma partnerleri
• Mobil uygulamalar (Duolingo, Cambly, HelloTalk vb.)
• Yabancı dizi ve kitaplarla çalışma
• Dil değişim grupları ve kulüpler

Yani önemli olan “nerede” olduğunuz değil, “nasıl çalıştığınız”dır. https://www.americanlife.com.tr/yurt-disinda-yasamak-ingilizceyi-gelistirmede-yeterli-mi/

YDS ve YÖKDİL Arasındaki Farklar

Akademik kariyer yapmak, yüksek lisans veya doktora başvurusu planlamak ya da kamu kurumlarında görev almak isteyen birçok aday, YDS ve YÖKDİL sınavlarıyla karşılaşır. Her iki sınav da İngilizce yeterliliği ölçmeyi hedeflese de, içerik, zorluk seviyesi, geçerlilik alanı ve sınav formatı bakımından önemli farklar taşır. Bu yazıda, YDS ve YÖKDİL sınavlarını kapsamlı bir şekilde karşılaştırıyor, size en uygun sınavı seçmenizde rehberlik ediyoruz.

YDS Nedir?

YDS (Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı), ÖSYM tarafından uygulanan ve çoktan seçmeli bir sınavdır. Temel amacı, kamu personeli, akademisyen ve öğrencilerin yabancı dil seviyelerini ölçmektir. Sınav Özellikleri:

• Süre: 180 dakika
• Soru Sayısı: 80
• Dil Seçenekleri: İngilizce, Almanca, Fransızca, Arapça, Rusça vb.
• Sıklık: Her yıl ilkbahar ve sonbahar dönemlerinde yapılır
• Puan Aralığı: 0-100

YÖKDİL Nedir?

YÖKDİL (Yükseköğretim Kurumları Yabancı Dil Sınavı), YÖK koordinasyonunda ancak ÖSYM tarafından yapılan bir sınavdır. Genellikle sosyal, fen ve sağlık bilimleri alanlarına yönelik İngilizce değerlendirme yapar. Sınav Özellikleri:

• Süre: 180 dakika
• Soru Sayısı: 80
• Dil Seçenekleri: İngilizce, Almanca, Arapça
• Sıklık: Yılda iki kez yapılır
• Alan Seçimi: Sosyal Bilimler, Fen Bilimleri, Sağlık Bilimleri
• Puan Aralığı: 0-100

YDS ve YÖKDİL Arasındaki Temel Farklar

 

Kriter	YDS	YÖKDİL
Düzenleyen Kurum	ÖSYM	YÖK & ÖSYM
Geçerlilik Alanı	KPSS, akademik kadrolar, dil tazminatı	Yüksek lisans, doktora, üniversite içi başvurular
Zorluk Seviyesi	Göreceli olarak daha zor	Orta düzey, daha kolay
Soru Türleri	Genel İngilizce odaklı	Alan bazlı İngilizce (sosyal, fen, sağlık)
Soru Dağılımı	Dilbilgisi, kelime bilgisi, çeviri, okuma	Benzer yapıda, ancak daha yalın
Dil Seçeneği	20’den fazla yabancı dil	Sadece İngilizce, Almanca, Arapça
Geçerlilik Süresi	Süresiz (kurumlar 5 yıl sınırı koyabilir)	Süresiz (genellikle 5 yıl kabul edilir)

 

Hangi Sınav Kimler İçin Daha Uygun?

Akademik Kariyer Hedefleyenler İçin Eğer yüksek lisans, doktora veya doçentlik gibi akademik hedefleriniz varsa, her iki sınav da geçerlidir. Ancak bazı üniversiteler yalnızca YDS sonucunu kabul edebilir. Başvuru şartlarını dikkatle incelemek gerekir. Kamu Personeli Adayları İçin Kamu kurumlarında dil tazminatı almak ya da dil puanı isteyen bir pozisyona yerleşmek istiyorsanız, YDS zorunludur. YÖKDİL bu tür başvurularda geçerli değildir. Daha Kolay Sınav Arayanlar İçin YDS’ye göre daha sade ve aday dostu bir sınav olan YÖKDİL, özellikle İngilizce seviyesi orta düzeyde olan adaylar için daha uygun olabilir. YDS ve YÖKDİL’e Nasıl Hazırlanmalı? Her iki sınav da çoktan seçmeli test yapısına sahiptir. Bu nedenle kelime bilgisi, okuma metinleri ve gramer çalışmaları temeldir. Ortak Hazırlık Tavsiyeleri:

• Akademik kelimelere odaklanan kelime listeleriyle çalış
• Bol bol paragraf ve çeviri çöz
• Deneme sınavları çözerek zaman yönetimi becerini geliştir
• Gramer yapılarını tekrar et ve bağlaç, zaman uyumu gibi konulara dikkat et

YÖKDİL Özel Tavsiyesi:

• Alanına uygun kelime dağarcığını geliştir (sosyoloji, biyoloji, tıp vb.)
• Çıkmış sorular üzerinde çalışarak soru tipi pratiği kazan

https://www.americanlife.com.tr/yds-ve-yokdil-arasindaki-farklar/

İş İngilizcesini Geliştirmek için Neler Yapılabilir?

Günümüz iş dünyasında İngilizce, yalnızca yabancı şirketlerde çalışanlar için değil, tüm profesyoneller için hayati bir beceri haline geldi. Uluslararası yazışmalar, toplantılar, sunumlar ve e-postalar artık iş hayatının vazgeçilmez bir parçası. Peki iş İngilizcesi nasıl geliştirilir? Sadece klasik dil bilgisi öğrenmek yeterli midir?

İş İngilizcesi Nedir?

İş İngilizcesi, genel İngilizceden farklı olarak;

• Profesyonel yazışmalar
• Telefon görüşmeleri
• Toplantı sunumları
• Raporlama
• Teklif yazıları gibi iş hayatına özgü konuları içerir. Bu nedenle daha resmi, net ve stratejik bir dil yapısına sahiptir.

1. Hedef Belirleyerek Başlayın

İş İngilizcesi öğrenmek isteyen biri olarak öncelikle şu soruyu sormalısınız: “Bu dili hangi alanda kullanacağım?”

• Finans
• Pazarlama
• Mühendislik
• Satış
• İnsan Kaynakları

Her alanın kendine özgü terminolojisi vardır. Bu nedenle hedef belirlemek, öğrenme sürecini daha verimli ve odaklı hale getirir.

2. İş İngilizcesi Terimlerine Odaklanın

İş İngilizcesi, sektöre özel kelimeleri, deyimleri ve kalıpları içerir. Aşağıdaki tabloda bazı sık kullanılan terimleri bulabilirsiniz:

Türkçesi	İngilizcesi
Toplantı düzenlemek	Schedule a meeting
Geri dönüş yapmak	Get back to (someone)
Fiyat teklifi	Price quotation / Quote
Teslim tarihi	Delivery date
Görüşme / Mülakat yapmak	Conduct an interview
Sözleşme imzalamak	Sign a contract

  Bu terimleri not alıp cümle içinde kullanarak pekiştirme yapabilirsiniz.

3. E-Posta Yazma Becerinizi Geliştirin

İş hayatında en sık kullanılan yazılı iletişim türü e-postadır. Aşağıdaki gibi kalıplar, profesyonel bir yazışma için temel oluşturur:

• Dear Mr./Ms. [Soyad],
• I hope this email finds you well.
• I am writing to inform you about...
• Please let me know if you need any further information.
• Best regards,

Gerçek e-posta örnekleri üzerinde pratik yaparak daha profesyonel bir dil geliştirebilirsiniz.

4. Dinleme ve Okuma Alışkanlığı Kazanın

İş İngilizcesi için duyduğunuzu anlamak kadar, yazılı metinleri okumak da oldukça önemlidir. Tavsiye Edilen Kaynaklar:

• BBC Business English
• Harvard Business Review makaleleri
• LinkedIn Learning videoları
• Business-focused podcast’ler
• Bloomberg ve Financial Times gibi haber kaynakları

Bu içerikler sayesinde hem kelime dağarcığınız gelişir hem de iş dünyasının İngilizceye yansıyan dilini tanırsınız.

5. Konuşma Pratiği Yapın

Ne kadar okursanız okuyun, konuşma pratiği yapmadığınız sürece özgüvenli iletişim kurmak zorlaşır. Pratik İçin Ne Yapabilirsiniz?

• İngilizce konuşma kulüplerine katılın
• Online konuşma partnerleri edinin (HelloTalk, Tandem)
• İş İngilizcesine özel YouTube kanallarından örnek sunumlar izleyin
• Ayna karşısında sunum yapma pratiği yapın

6. Hazır Kalıplar Öğrenin

İş İngilizcesinde bazı cümle kalıpları sürekli tekrar eder. Bunları öğrenerek akıcı konuşmalar yapabilirsiniz:

• Let me clarify that...
• Could you please elaborate on that?
• According to the latest data...
• We appreciate your cooperation.
• Let’s schedule a follow-up meeting.

Bu kalıpları düzenli notlar halinde saklayarak zamanla yazılı ve sözlü iletişiminizde kullanabilirsiniz.

7. Online Eğitim Platformlarından Yararlanın

İş İngilizcesi öğrenmek isteyenler için birçok ücretsiz ve ücretli platform mevcuttur:

• Coursera – Business English courses
• edX – Workplace Communication Skills
• Udemy – English for Meetings/Emails
• EF English Live – İş İngilizcesine özel sınıflar

Bu platformlar genellikle sektörel ayrım yaparak size özel eğitim planları da sunar.

8. Günlük Mini Çalışmalar Yapın

Her gün 15-20 dakika ayırarak:

• 5 yeni iş kelimesi öğrenin
• 1 İngilizce iş e-postası örneği okuyun
• 1 iş sunumu videosu izleyin
• 2-3 kalıp cümleyle konuşma pratiği yapın

Bu küçük alışkanlıklar, uzun vadede fark yaratır. https://www.americanlife.com.tr/is-ingilizcesini-gelistirmek-icin-neler-yapilabilir/

İngilizce CV Nasıl Hazırlanır? Kolay ve Anlaşılır Rehber

İngilizce CV, özellikle yurtdışı veya uluslararası firmalara iş başvurusu yaparken çok önemlidir. İşte adım adım sade ve örnekli İngilizce CV hazırlama rehberi.

1. İletişim Bilgileri (Contact Information)

Ad, telefon, e-posta gibi temel bilgileri yazın. Örnek: Name: Ayşe Yılmaz Phone: +90 555 123 4567 Email: ayseyilmaz@email.com LinkedIn: linkedin.com/in/ayseyilmaz

2. Kısa Tanıtım (Professional Summary)

Kendinizi 2-3 cümleyle özetleyin. Örnek: Creative marketing graduate with experience in social media and digital campaigns. Looking to contribute to a dynamic marketing team.

3. İş Deneyimi (Work Experience)

Son işinizden başlayarak, görevlerinizi madde madde yazın. Örnek: Marketing Assistant ABC Company — Istanbul, Turkey March 2022 – Present

• Managed social media accounts and increased followers by 20%
• Assisted in creating marketing campaigns

4. Eğitim (Education)

Okullarınızı ters kronolojik olarak yazın. Örnek: Bachelor of Business Administration Istanbul University — Istanbul, Turkey 2018 – 2022

5. Beceriler (Skills)

Kısa ve net olarak becerilerinizi listeleyin. Örnek:

• Microsoft Excel
• Google Analytics
• Social Media Marketing

6. Sertifikalar (Certifications)

Varsa önemli sertifikalarınızı ekleyin. Örnek:

• Google Digital Marketing Certificate (2023)
• TOEFL iBT Score: 95 (2024)

7. Yabancı Diller (Languages)

Dil seviyenizi belirtin. Örnek:

• English – Advanced (C1)
• French – Beginner (A2)

Dikkat Edilmesi Gerekenler

• CV’niz 1 sayfayı geçmesin.
• Basit ve resmi bir dil kullanın.
• Yazım ve dilbilgisi hatası yapmayın.
• Fotoğraf genellikle eklenmez.
• Gereksiz bilgiler koymayın (medeni hal, yaş gibi).

https://www.americanlife.com.tr/ingilizce-cv-nasil-hazirlanir-kolay-ve-anlasilir-rehber/

Influencerlar İçin İngilizce Ne Kadar Önemli?

Sosyal medya, içerik üreticiliğini global bir meslek hâline getirdi. Instagram, YouTube, TikTok ve diğer platformlar sayesinde milyonlarca kişi içeriklerini dünya ile paylaşabiliyor. Ancak bu noktada önemli bir soru ortaya çıkıyor:

İngilizce Neden Önemli?

İngilizce, günümüzde dijital dünyanın ortak dili hâline gelmiş durumda. İnternet kullanıcılarının büyük çoğunluğu, içerik ararken ya da paylaşırken İngilizceyi tercih ediyor. Bu da içerik üreticiler için İngilizceyi bir lüks değil, zorunluluk haline getiriyor.

Influencerlar İngilizce Bildiğinde Neler Kazanır?

1. Uluslararası Kitleye Ulaşım

Sadece Türkçe içerik üretmek, sizi yalnızca Türkçe konuşan izleyicilerle sınırlı tutar. Ancak İngilizce altyazı, İngilizce açıklamalar veya doğrudan İngilizce içerikler ile çok daha geniş bir kitleye ulaşmak mümkündür.

2. Küresel Markalarla İş Birlikleri

Birçok global marka, ürün tanıtımı veya reklam kampanyası için İngilizce içerik üretebilen influencerlarla çalışmayı tercih eder. Bu sayede daha yüksek bütçeli ve sürekli iş birliklerine açık hale gelirsiniz.

3. Yurt Dışı Etkinliklere Katılım

Influencer summit'leri, global lansmanlar ve uluslararası medya gezileri gibi etkinliklere katılabilmek için en azından temel düzeyde İngilizce bilmek gerekir. İngilizce, bu alanlarda sizi daha profesyonel ve etkileşim odaklı kılar.

4. Yeni Bilgilere ve Trend’lere Daha Erken Ulaşım

Güncel dijital pazarlama trendleri, algoritma güncellemeleri ve içerik stratejileri genellikle önce İngilizce kaynaklarda paylaşılır. İngilizce bilen bir influencer, bu bilgileri erkenden öğrenir ve rakiplerinin önüne geçer.

İngilizce Bilmeden Neler Kaçırılır?

• Global iş teklifleri
• Yabancı takipçilerden gelen mesajlara yanıt verme fırsatı
• YouTube veya Instagram’ın İngilizce merkezli algoritmalarından avantaj sağlama
• Uluslararası içerik üreticileriyle iş birlikleri kurma

Bu gibi fırsatlar İngilizce bilmeyen içerik üreticileri için neredeyse erişilemez hâle gelir.

İngilizce Seviyenizi Nasıl Geliştirebilirsiniz?

1. Günlük Konuşma Kalıplarını Öğrenin

Karmaşık gramer yapılarındansa, influencer’ların sıkça kullandığı kalıpları öğrenmek daha hızlı gelişmenizi sağlar. Örneğin:

• “Hey guys, welcome back to my channel!”
• “Let me show you what I got today.”
• “This brand sent me their new product to try.”

2. İngilizce Altyazılı Videolar İzleyin

Vlog, makyaj videoları, unboxing içerikleri gibi benzer türde İngilizce videolar izlemek kulak dolgunluğu kazandırır.

3. Altyazı ve Açıklamalarınızı İngilizce Ekleyin

İçeriklerinizi hala Türkçe üretiyor olsanız bile, İngilizce altyazı veya İngilizce açıklamalar eklemek, küresel takipçilerinizi artırır.

4. Dil Değişim Uygulamaları Kullanın

Uygulamalar sayesinde kısa konuşmalar yaparak pratik kazanabilirsiniz. Bu da özgüveninizi artırır.

İngilizce Bilmek Takipçi Sayısını Artırır mı?

Doğrudan sayıyı artırmaz ama hedef kitleyi genişletir. Türkçe içeriklerde yalnızca yerel kullanıcılar sizinle ilgilenebilirken, İngilizce içeriklerde dünyanın her yerinden kullanıcıyla etkileşim kurabilirsiniz. Bu da uzun vadede takipçi sayısını ve marka değerini artırır. https://www.americanlife.com.tr/influencerlar-icin-ingilizce-ne-kadar-onemli/

Hızlı İngilizce Konuşma Teknikleri

İngilizce konuşmakta zorlanıyor musun? Konuşurken doğru kelimeleri bulmak zaman mı alıyor? İngilizce konuşma becerini hızlandırmak için doğru teknikleri öğrenmen, akıcı ve özgüvenli bir iletişim için büyük önem taşır. Bu yazıda, hızlı İngilizce konuşmanın sırlarını, uygulanabilir örneklerle detaylı bir şekilde açıklıyoruz.

Hızlı Konuşmak Neden Gereklidir?

• Gerçek iletişim ortamlarında düşünmeden konuşmak gerekir.
• İngilizce konuşan kişilerle anında tepki vermek için hız önemlidir.
• Sınav, iş mülakatı veya seyahat gibi durumlarda vakit kaybetmeden kendini ifade etmek gerekir.
• Akıcı ve hızlı konuşan kişiler daha etkili bir izlenim bırakır.

1. İngilizce Düşünme Becerisini Geliştir

Hızlı konuşmanın temel şartı, cümleleri zihninde Türkçeden çevirmeden doğrudan İngilizce üretmektir. Bu beceri pratikle kazanılır. Günlük yaşamda yaptığın eylemleri İngilizce olarak sesli ya da içinden ifade et. Örnek düşünce zinciri:

• I am getting up.
• I am going to the kitchen.
• I am making coffee.
• I am checking my phone.

Bu pratik, kelime ve fiil kalıplarını hızlı hatırlama refleksi kazandırır.

2. Günlük Kalıpları Ezberle ve Otomatikleştir

Bazı ifadeler, günlük konuşmalarda defalarca karşına çıkar. Bu kalıpları ezberlemek, konuşmanı hızlandırmak için büyük avantaj sağlar. Örnek kalıplar:

• I don’t think so.
• That’s right.
• I totally agree.
• What do you mean?
• Could you say that again?

Bu kalıpları düzenli tekrar ederek refleks haline getirebilirsin.

3. Gölgeleme (Shadowing) Tekniği ile Akıcılık Kazan

Gölgeleme tekniği, bir konuşmayı dinlerken aynı anda onu tekrar etmeye dayalı bir çalışmadır. Bu yöntem, hem telaffuzu hem de hız kontrolünü geliştirmek için oldukça etkilidir. Adım adım uygulama:

1. Ana dili İngilizce olan bir kişinin ses kaydını veya videosunu seç.
2. Cümleleri bir-iki saniye gecikmeyle tekrarla.
3. Aynı ses tonu ve hızla söylemeye çalış.
4. İlk başta yavaş gitsen bile zamanla doğal şekilde hızlanırsın.

Bu çalışma, anlama, tonlama ve akıcılığı bütünsel olarak geliştirir.

4. Kısa ve Net Cümlelerle Başla

Yeni öğrenenlerin yaptığı en büyük hata, başlangıçta uzun ve karmaşık cümleler kurmaya çalışmaktır. Oysa İngilizce konuşmada hız kazanmak için kısa, net ve doğrudan ifadeler kullanılmalıdır. Örnek kısa cümleler:

• I’m tired.
• She is hungry.
• They live in London.
• We have a meeting.
• It is raining.

Bu tür cümlelerle başla, zamanla bağlaçlarla uzatarak çeşitlendir.

5. Doldurma (Filler) Kelimeleri Kullan

Ana dili İngilizce olanlar, düşünürken bazı kelimeler kullanarak zaman kazanır. Bu kelimeler, konuşmanın doğallığını artırır ve sana da düşünme süresi tanır. En sık kullanılan doldurma kelimeleri:

• Well
• You know
• I mean
• Actually
• Let me see

Örnek kullanım:

• Well, I’m not sure about that.
• I mean, it depends on the situation.

Bu kelimeleri yerli yerinde kullanmak, daha doğal ve hızlı konuşma sağlar.

6. Zaman Yapılarına Hakim Ol

Zaman kalıpları, cümle kurarken yaşanan en büyük yavaşlatıcı etkilerden biridir. Temel zamanlara ait hazır cümle kalıplarını öğrenerek bu sorunu ortadan kaldırabilirsin.

Zaman	İngilizce Cümle	Türkçesi
Present Simple	I go to school.	Okula giderim.
Present Continuous	I am going to school.	Okula gidiyorum.
Past Simple	I went to school.	Okula gittim.
Future Simple	I will go to school.	Okula gideceğim.
Present Perfect	I have gone to school.	Okula gittim (şimdiye kadar).

  Bu yapıların otomatikleşmesi, hızlı cümle kurma refleksi kazandırır.

7. Her Gün Sesli Konuşma Pratiği Yap

Kendi başına konuşmak, konuşma hızını ve özgüvenini artıran en önemli çalışmalardan biridir. Her gün belirli bir konuda 5-10 dakika boyunca İngilizce konuşmayı alışkanlık haline getir. Örnek konular:

• Bugün ne yaptım?
• En sevdiğim film
• Hayalimdeki tatil
• Bir arkadaşımı tanıtma
• Sabah rutinim

Telefonla kaydederek kendini dinlemek, gelişimini objektif şekilde görmeni sağlar.

8. Sorularla Diyalog Pratiği Yap

Soru-cevap yapısı, konuşmayı hızlandıran en doğal yöntemdir. Özellikle sık kullanılan soru kalıplarıyla kendini test et:

• What do you do?
• Where are you from?
• Do you like coffee?
• What time do you wake up?
• Can you help me?

Bu sorulara hızlı ve kısa cevaplar vermek seni spontane konuşmaya hazırlar.

9. Kelime Dağarcığını Konuşmaya Yönelik Geliştir

Yalnızca yazılı metinlerde geçen kelimeleri değil, konuşmalarda sık geçen fiil, sıfat ve deyimlere odaklan. Örneğin:

• Common verbs: get, make, take, go, do
• Useful adjectives: easy, fast, different, interesting
• Daily expressions: take a break, make a decision, get ready

Bu kelimeleri konuşmaların içine yedirerek pratiğe dönüştür.

10. Korkusuzca Hatalı Konuşmayı Göze Al

Unutma, hızlı konuşmak için ilk adım cesaret etmektir. Hata yapmaktan korkarsan, yavaşlamaya mahkumsun. Ana dili İngilizce olanlar bile her zaman mükemmel konuşmaz. Hataların doğal olduğunu kabul et ve konuşmaya devam et. https://www.americanlife.com.tr/hizli-ingilizce-konusma-teknikleri/

Çocukların İngilizce Konuşmasını Nasıl Desteklerim?

Çocukların erken yaşta İngilizce öğrenmesi, hem akademik başarılarını hem de gelecekteki sosyal ve mesleki hayatlarını olumlu yönde etkiler. Ancak sadece ders kitaplarıyla değil, konuşma odaklı uygulamalarla desteklenmeleri gerekir. Peki ebeveyn olarak bu sürece nasıl katkı sağlayabilirsin?

1. İngilizceyi Günlük Hayatın Bir Parçası Haline Getir

Çocuklar, doğal yollarla öğrendikleri şeyleri daha kolay benimser. Bu yüzden İngilizce, ev ortamında sıkça karşılaştıkları bir dil olmalı.

Nasıl Uygulanır?

• Evdeki nesneleri İngilizce adlandır: table, chair, window, door
• Rutinleri İngilizce söyle: It’s time to sleep, Let’s brush your teeth
• Günün belli zamanlarında sadece İngilizce konuşmayı deneyin.

Bu yöntemle çocuk, İngilizceyi “ders” olarak değil, “doğal bir iletişim aracı” olarak öğrenir.

2. Oyunlar ve Şarkılarla Öğrenmeyi Eğlenceli Hale Getir

Çocuklar oyunla öğrenmeye çok daha açıktır. İngilizce kelime ve cümleleri oyunlaştırmak, öğrenme sürecini hızlandırır. Uygulanabilecek Etkinlikler:

• İngilizce kart oyunları (flashcards)
• Hafıza eşleştirme oyunları
• YouTube Kids’te eğitici İngilizce şarkılar
• “Simon Says” gibi hareketli oyunlar

Bu aktiviteler, çocukların fark etmeden İngilizce kalıpları hafızasına yerleştirmesini sağlar.

3. Kısa ve Basit Cümlelerle Başlat

Çocuğun konuşmaya başlaması için cümlelerin karmaşık olmaması gerekir. Önce kısa ve kolay cümleler öğrenmeli, zamanla daha uzun yapılar kullanılmalıdır. Örnek Cümleler:

• I am happy.
• This is a cat.
• I like apples.
• Can I play?
• It is cold.

Bu basit cümleler, günlük konuşmalarda tekrarlandıkça çocuğun ağzına yerleşir ve özgüveni artar.

4. Hata Yapmasına İzin Ver, Cesaretlendir

Çocuklar İngilizce konuşurken hata yapmaktan korkmamalı. Ebeveynler, hataları düzeltirken yargılamadan ve yumuşak bir tonla yaklaşmalı. Yapılması Gerekenler:

• Yanlış kullandığında hemen düzeltme, önce konuşmayı tamamlamasına izin ver.
• Sonra doğru cümleyi tekrar et: Child: “He go school” — Parent: “Yes, he goes to school.”
• Her konuşma denemesinde öv ve teşvik et: “Sen harika söyledin!”

5. İngilizce Hikaye Kitapları ve Sesli Kitaplardan Yararlan

Yaş grubuna uygun İngilizce hikaye kitapları, kelime dağarcığını artırmak ve cümle yapılarını öğrenmek için idealdir. Sesli kitaplar ise telaffuz ve dinleme becerisini geliştirir. Önerilen Uygulamalar:

• Simple Story Books (My First English Words, Spot Series)
• Sesli kitap uygulamaları (Lingokids, Storyberries)
• Kitabı birlikte okuyarak her cümleyi tekrar etmesini isteyin.

6. İngilizce Konuşma Partneri Sağla

Dil öğreniminde iletişim kurmak en etkili yöntemlerden biridir. Eğer mümkünse, çocuğun İngilizce konuşabileceği başka bir çocuk ya da öğretmen ile pratik yapması desteklenmelidir. Alternatifler:

• Online konuşma uygulamaları (Cambly Kids, Novakid)
• İngilizce anaokulu veya etüt merkezleri
• İngilizce konuşan arkadaşları ile oyun randevuları

Bu, yalnızca konuşma becerilerini değil, sosyal gelişimini de olumlu etkiler.

7. İngilizce Video ve Animasyonlardan Yararlan

Çizgi filmler ve çocuklara yönelik animasyonlar, kelime öğrenimini eğlenceli hâle getirir. Ancak burada önemli olan, videonun yaşa ve seviyeye uygun olmasıdır. Önerilen Kanallar:

• Cocomelon
• Peppa Pig
• Super Simple Songs
• Little Baby Bum

Bu içerikleri izlerken birlikte yorum yapmak da konuşma gelişimini destekler.

8. Günlük Rutinlere İngilizce Komutlar Ekleyin

Çocuklarla olan günlük iletişimi İngilizce kısa komutlarla desteklemek, alışkanlık kazandırır. Örnek Komutlar:

• Put on your shoes.
• Wash your hands.
• Sit down, please.
• Let's eat.
• Time to sleep.

Sürekli tekrar edilen bu kalıplar, çocuk tarafından ezberlenmeden içselleştirilir.

9. Kendin de Model Ol

Çocuklar en çok ailesini gözlemler. Eğer sen İngilizceye karşı hevesli, istekli ve sabırlı olursan, çocuk da aynı şekilde davranır. Uygulanabilecek Davranışlar:

• Günlük 5 dakikalık İngilizce konuşma zamanı oluşturun.
• İngilizce dil öğrenim platformlarına birlikte göz atın.
• Beraber İngilizce müzik dinleyin veya şarkı söyleyin.

Senin İngilizceyle kurduğun pozitif ilişki, çocuğa da ilham verir.

10. Süreci Not Et ve Gelişimini Gör

Günlük ya da haftalık olarak çocuğun öğrendiği kelime sayısını, söylediği yeni cümleleri veya izlediği içerikleri kaydet. Böylece hem gelişimini görürsün hem de eksik yönlerini belirleyebilirsin. Küçük bir tablo örneği:

Tarih	Öğrenilen Kelimeler	Kullanılan Cümleler	Gözlem
1 Haziran	apple, dog, big	I like dog	Güçlü tekrar
5 Haziran	jump, run, ball	I can jump	Yeni fiiller

  Bu tür bir tablo, sürecin takibini kolaylaştırır. https://www.americanlife.com.tr/cocuklarin-ingilizce-konusmasini-nasil-desteklerim/

İngilizce Sık Kullanılan Kelimeler

İngilizce öğrenmeye başladığınızda karşınıza sürekli çıkan bazı kelimeler vardır. Bu kelimeler, günlük konuşmalarda, kitaplarda, haberlerde, e-postalarda ve sosyal medyada sıkça kullanılır. Bu yazımızda, İngilizce dilinde en çok kullanılan 100 kelimeyi kategorilere ayırarak açıklıyor, örnek cümlelerle pekiştiriyoruz. Böylece, hem konuşma hem de yazma becerilerinizi hızla geliştirebilirsiniz.

Neden Sık Kullanılan Kelimeleri Ezberlemelisin?

İngilizce'nin %80’lik günlük kullanımının, aslında %20’lik bir kelime dağarcığı ile yapıldığını biliyor muydunuz? Bu da demek oluyor ki, en sık kullanılan kelimeleri öğrenmek:

• Anlama becerini hızla geliştirir.
• Daha akıcı konuşmanı sağlar.
• Cümle kurmayı kolaylaştırır.

1. En Sık Kullanılan Zamirler (Pronouns)

İngilizce	Türkçesi	Örnek Cümle
I	Ben	I am happy.
You	Sen/Siz	You are my friend.
He	O (erkek)	He works here.
She	O (kadın)	She is a doctor.
It	O (cansız)	It is cold today.
We	Biz	We live in Istanbul.
They	Onlar	They are students.

 

2. En Sık Kullanılan Fiiller (Verbs)

Fiil	Türkçesi	Örnek Cümle
be	olmak	I want to be a teacher.
have	sahip olmak	I have a car.
do	yapmak	What do you do?
go	gitmek	I go to school.
get	almak	I get up at 7.
make	yapmak	She makes cake.
say	söylemek	He says hello.
see	görmek	I see the moon.
come	gelmek	Come here, please.
think	düşünmek	I think it's true.

 

3. En Sık Kullanılan İsimler (Nouns)

Kelime	Türkçesi	Örnek Cümle
time	zaman	Time is money.
person	kişi	She is a kind person.
year	yıl	This year is special.
day	gün	It's a beautiful day.
thing	şey	What is that thing?
man	adam	He is a good man.
woman	kadın	The woman is strong.
child	çocuk	The child is sleeping.
world	dünya	The world is changing.
life	hayat	Life is short.

 

4. En Sık Kullanılan Sıfatlar (Adjectives)

Sıfat	Türkçesi	Örnek Cümle
good	iyi	This is a good book.
new	yeni	I bought a new phone.
first	ilk	It's my first time here.
last	son	This is the last page.
long	uzun	The road is long.
great	harika	You did a great job.
little	küçük	He has a little dog.
own	kendi	I have my own car.
other	diğer	Other people like it.
old	eski/yaşlı	She is an old woman.

 

5. En Sık Kullanılan Zarflar (Adverbs)

Zarf	Türkçesi	Örnek Cümle
very	çok	I'm very happy.
really	gerçekten	I really like this.
just	sadece	I just arrived.
always	her zaman	She always smiles.
sometimes	bazen	Sometimes I walk alone.
never	asla	He never lies.
often	sık sık	I often read books.
also	ayrıca	I also play piano.
still	hâlâ	I still love you.
now	şimdi	I am eating now.

 

6. En Sık Kullanılan Bağlaçlar ve Edatlar

Kelime	Türü	Türkçesi	Örnek Cümle
and	bağlaç	ve	You and I are friends.
or	bağlaç	veya	Tea or coffee?
but	bağlaç	ama	I like it, but it's expensive.
because	bağlaç	çünkü	I stayed home because I was sick.
so	bağlaç	bu yüzden	It was late, so I left.
at	edat	-de, -da	I'm at school.
in	edat	içinde	The book is in the bag.
on	edat	üzerinde	The phone is on the table.
for	edat	için	This gift is for you.
with	edat	ile	I came with my brother.

 

7. Sık Kullanılan Kalıplar ile Pratik

Aşağıdaki ifadeler hem kelime hem kalıp öğrenmeni sağlar:

• How are you? – Nasılsın?
• What do you mean? – Ne demek istiyorsun?
• Can I help you? – Size yardımcı olabilir miyim?
• I don’t understand. – Anlamıyorum.
• Let me see. – Bir bakayım.
• That’s right. – Bu doğru.
• I think so. – Bence de öyle.
• What time is it? – Saat kaç?
• See you later! – Görüşürüz!

Take care! – Kendine iyi bak! https://www.americanlife.com.tr/ingilizce-sik-kullanilan-kelimeler/

A2 Seviyesi İngilizce Metinler

[fusion_builder_container type="flex" hundred_percent="no" equal_height_columns="no" menu_anchor="" hide_on_mobile="small-visibility,medium-visibility,large-visibility" class="" id="" background_color="" background_image="" background_position="center center" background_repeat="no-repeat" fade="no" background_parallax="none" parallax_speed="0.3" video_mp4="" video_webm="" video_ogv="" video_url="" video_aspect_ratio="16:9" video_loop="yes" video_mute="yes" overlay_color="" video_preview_image="" border_color="" border_style="solid" padding_top="" padding_bottom="" padding_left="" padding_right=""][fusion_builder_row][fusion_builder_column type="1_1" layout="1_1" background_position="left top" background_color="" border_color="" border_style="solid" border_position="all" spacing="yes" background_image="" background_repeat="no-repeat" padding_top="" padding_right="" padding_bottom="" padding_left="" margin_top="0px" margin_bottom="0px" class="" id="" animation_type="" animation_speed="0.3" animation_direction="left" hide_on_mobile="small-visibility,medium-visibility,large-visibility" center_content="no" last="true" min_height="" hover_type="none" link="" border_sizes_top="" border_sizes_bottom="" border_sizes_left="" border_sizes_right="" first="true"][fusion_text] İngilizce öğrenenler için A2 seviyesi, temel bilgilerin pekiştirildiği ve basit metinlerle okuma-anlama becerisinin geliştirildiği aşamadır. Bu yazımızda, A2 seviyesine uygun kısa metinler, İngilizce-Türkçe karşılıkları ve ardından gelen basit sorularla birlikte sunulmuştur. Her metin günlük yaşamdan bir durumu temsil eder ve kelime hazinesini doğal bir şekilde artırmaya yöneliktir.

1. My Daily Routine (Günlük Rutinim)

English: I wake up at 7:00 a.m. every morning. I brush my teeth and take a shower. Then I have breakfast with my family. At 8:00 a.m., I go to work. I work from 9:00 a.m. to 5:00 p.m. After work, I relax at home, watch TV or read a book. I usually go to bed at 10:30 p.m. Türkçesi: Her sabah saat 7:00’de uyanırım. Dişlerimi fırçalar ve duş alırım. Sonra ailemle kahvaltı yaparım. Saat 8:00’de işe giderim. 9:00 ile 17:00 arasında çalışırım. İşten sonra evde dinlenirim, televizyon izlerim ya da kitap okurum. Genellikle saat 22:30’da yatarım. Questions (Sorular):

1. What time does the person wake up?
2. What does he/she do after work?
3. When does he/she go to bed?

2. A Trip to the Zoo (Hayvanat Bahçesi Gezisi)

English: Last Saturday, I went to the zoo with my friends. We saw many animals like lions, elephants, and monkeys. My favorite animal was the giraffe because it is tall and beautiful. We took many photos and had a lot of fun. I want to go there again. Türkçesi: Geçen cumartesi, arkadaşlarımla hayvanat bahçesine gittim. Aslanlar, filler ve maymunlar gibi birçok hayvan gördük. En sevdiğim hayvan zürafaydı çünkü uzun ve güzel. Birçok fotoğraf çektik ve çok eğlendik. Oraya tekrar gitmek istiyorum. Questions:

1. Where did the person go last Saturday?
2. Which animal was his/her favorite?
3. Did he/she take photos?

3. My Best Friend (En İyi Arkadaşım)

English: My best friend is Sarah. She is 14 years old. She has long brown hair and green eyes. She is kind and funny. We go to the same school and sit together in class. We often play games or go to the park after school. I like spending time with her. Türkçesi: En iyi arkadaşım Sarah’dır. 14 yaşında. Uzun kahverengi saçları ve yeşil gözleri var. Nazik ve eğlencelidir. Aynı okula gidiyoruz ve sınıfta birlikte oturuyoruz. Sıklıkla oyun oynarız ya da okuldan sonra parka gideriz. Onunla zaman geçirmeyi seviyorum. Questions:

1. What is her best friend’s name?
2. How old is Sarah?
3. What do they do after school?

4. Shopping for Clothes (Kıyafet Alışverişi)

English: Today I went shopping with my mother. We went to a big mall. I bought a new jacket and a pair of jeans. My mother bought a red dress. We also had lunch at a small restaurant in the mall. It was a great day! Türkçesi: Bugün annemle alışverişe gittim. Büyük bir alışveriş merkezine gittik. Yeni bir ceket ve bir kot pantolon aldım. Annem kırmızı bir elbise aldı. Ayrıca alışveriş merkezindeki küçük bir restoranda öğle yemeği yedik. Harika bir gündü! Questions:

1. Who did the person go shopping with?
2. What did she buy?
3. Where did they eat lunch?

5. My Favorite Season (En Sevdiğim Mevsim)

English: My favorite season is spring. The weather is warm and flowers start to bloom. I like going outside and walking in the park. Birds sing, and everything looks fresh. I don’t like winter because it is too cold. Türkçesi: En sevdiğim mevsim ilkbahardır. Hava ılıktır ve çiçekler açmaya başlar. Dışarı çıkıp parkta yürümeyi severim. Kuşlar öter ve her şey taze görünür. Kışı sevmem çünkü çok soğuktur. Questions:

1. What is the person’s favorite season?
2. Why does he/she like spring?
3. Does he/she like winter?

A2 Seviyesi İçin İpuçları

• Basit cümle yapıları kullanın. Karmaşık gramerden kaçının.
• Günlük hayata dair kelimeler öğrenin: food, family, school, clothes gibi.
• Okudukça not alın, bilmediğiniz kelimeleri yazın ve tekrar edin.
• Kendi günlüklerinizi A2 seviyesinde İngilizce yazmaya çalışın.

[/fusion_text][/fusion_builder_column][/fusion_builder_row][/fusion_builder_container] https://www.americanlife.com.tr/a2-seviyesi-ingilizce-metinler/

İngilizce En Çok Kullanılan Fiiller

[fusion_builder_container type="flex" hundred_percent="no" equal_height_columns="no" menu_anchor="" hide_on_mobile="small-visibility,medium-visibility,large-visibility" class="" id="" background_color="" background_image="" background_position="center center" background_repeat="no-repeat" fade="no" background_parallax="none" parallax_speed="0.3" video_mp4="" video_webm="" video_ogv="" video_url="" video_aspect_ratio="16:9" video_loop="yes" video_mute="yes" overlay_color="" video_preview_image="" border_color="" border_style="solid" padding_top="" padding_bottom="" padding_left="" padding_right=""][fusion_builder_row][fusion_builder_column type="1_1" layout="1_1" background_position="left top" background_color="" border_color="" border_style="solid" border_position="all" spacing="yes" background_image="" background_repeat="no-repeat" padding_top="" padding_right="" padding_bottom="" padding_left="" margin_top="0px" margin_bottom="0px" class="" id="" animation_type="" animation_speed="0.3" animation_direction="left" hide_on_mobile="small-visibility,medium-visibility,large-visibility" center_content="no" last="true" min_height="" hover_type="none" link="" border_sizes_top="" border_sizes_bottom="" border_sizes_left="" border_sizes_right="" first="true"][fusion_text] İngilizce öğrenmeye başlarken herkesin karşısına çıkan ilk zorluklardan biri de fiillerdir. Fiiller cümlelerin temelini oluşturur ve bir dili akıcı şekilde konuşabilmenin anahtarıdır. Peki, İngilizce'de en çok kullanılan fiiller hangileridir? Hangi fiiller günlük konuşmada daha sık karşımıza çıkar? Bu yazıda sana hem bu fiilleri tanıtacağım hem de nasıl daha kolay ezberleyeceğini göstereceğim.

Neden "En Çok Kullanılan Fiiller"i Öğrenmelisin?

Dil öğrenirken her kelimeye eşit şekilde odaklanmak zaman kaybıdır. Bunun yerine en sık kullanılan kelimelere yoğunlaşırsan, hem hızlı gelişim sağlarsın hem de konuşma pratiğinde özgüven kazanırsın. İngilizce’de yapılan araştırmalar, günlük konuşmaların %80’inin sadece 1000 kelime ile gerçekleştiğini gösteriyor. Bu kelimelerin başında da fiiller geliyor.

En Çok Kullanılan 20 İngilizce Fiil ve Anlamları

Aşağıda, günlük hayatta en sık kullanılan 20 İngilizce fiili ve Türkçe anlamlarını bulacaksın. Ayrıca her biri için örnek bir cümle de yer alıyor:

Fiil	Türkçesi	Örnek Cümle
be	olmak	I want to be a good student.
have	sahip olmak	They have two children.
do	yapmak	I always do my homework.
say	söylemek	What did you say to her?
get	almak/edinmek	I need to get some rest.
make	yapmak	Let’s make a plan.
go	gitmek	We go to work by bus.
know	bilmek	Do you know this place?
think	düşünmek	I think it’s a good idea.
take	almak	Please take your umbrella.
see	görmek	I see what you mean.
come	gelmek	Can you come here, please?
want	istemek	I want some coffee.
use	kullanmak	Can I use your phone?
find	bulmak	Did you find your keys?
tell	anlatmak	Please tell the truth.
work	çalışmak	I work from home.
ask	sormak	You can ask me anything.
need	ihtiyaç duymak	We need more time.
feel	hissetmek	I feel much better now.

Bu Fiilleri Nasıl Daha Kolay Ezberlersin?

Ezber yapmak zorunda değilsin. Çünkü fiilleri hayatına yerleştirdiğinde, doğal olarak öğrenmeye başlarsın. İşte birkaç pratik yöntem:

1. Kendi Cümlelerini Kur

Her fiille kendi hayatından örnekler ver. Örneğin:

• "I have a cat."
• "I go to school every day."

2. Flashcard Kullanın

Kelime kartları hazırlayarak her gün 5-10 fiili tekrar et. Ön yüzünde İngilizcesi, arka yüzünde Türkçesi olsun.

3. Mini Hikâyeler Yaz

Fiilleri içeren kısa hikâyeler yaz. Örneğin: "I wake up early. I go to the kitchen and make coffee. Then I sit and read the news."

4. Sesli Tekrar ve Gölgeleme Tekniği

İngilizce videolar izleyip duyduğun fiilleri sesli olarak tekrar et. Bu, hem telaffuzunu hem hafızanı güçlendirir.

Bu Fiilleri Bilmek Sana Ne Kazandırır?

• Günlük konuşmaları kolaylıkla anlarsın.
• İngilizce yazışmalarda doğru cümleler kurarsın.
• Dil bilgisi kurallarını daha kolay öğrenirsin.
• Kendi cümlelerini üretmeye başlarsın.

BONUS: İleri Seviye İçin Ekstra Fiiller

Eğer bu fiiller sende artık kolay gelmeye başladıysa, aşağıdaki biraz daha ileri seviye ama sık kullanılan fiillere göz atabilirsin:

• improve – geliştirmek
• create – yaratmak
• decide – karar vermek
• explain – açıklamak
• remember – hatırlamak
• understand – anlamak

[/fusion_text][/fusion_builder_column][/fusion_builder_row][/fusion_builder_container] https://www.americanlife.com.tr/ingilizce-en-cok-kullanilan-fiiller/

İngilizce En Çok Kullanılan Cümleler

İngilizce öğrenirken bazen tek tek kelimeler ezberlemekle zaman kaybediyoruz. Oysa ki gerçek hayatta kullanılan hazır kalıplar ve cümleler, konuşma becerimizi çok daha hızlı geliştirir. Bu yazıda, İngilizce'de en çok kullanılan günlük konuşma cümlelerini anlamlarıyla ve örnekleriyle birlikte bulacaksın. Hazırsan, konuşmalarını anında doğal hale getirecek cümleleri öğrenmeye başlayalım!

Neden Hazır Cümleler Öğrenmelisin?

✔ Doğal konuşursun: İngilizce'yi anadili gibi konuşanların kalıplarını öğrenmiş olursun. ✔ Kelime ezberinden daha etkili: Cümle öğrenmek, kelimeyi nasıl kullanacağını da öğretir. ✔ Zorlanmadan diyalog kurarsın: Özellikle pratik yaparken zaman kazandırır. ✔ Anlam bütünlüğü kurarsın: Daha doğru ve yerinde ifadeler kullanırsın.

1. Selamlaşma ve Tanışma Cümleleri

İngilizce Cümle	Türkçesi
Hi, how are you?	Merhaba, nasılsın?
Nice to meet you.	Tanıştığımıza memnun oldum.
What’s your name?	Adın ne?
Where are you from?	Nerelisin?
I’m from Turkey.	Ben Türkiye’denim.
How old are you?	Kaç yaşındasın?
It’s nice to see you again.	Seni tekrar görmek güzel.

 

2. Günlük Hayatta Sık Kullanılan Cümleler

İngilizce Cümle	Türkçesi
What time is it?	Saat kaç?
I’m hungry.	Açım.
I’m tired.	Yorgunum.
Let’s go.	Hadi gidelim.
I don’t know.	Bilmiyorum.
I agree.	Katılıyorum.
I don’t understand.	Anlamıyorum.
That’s right.	Doğru.
I’m sorry.	Üzgünüm.
No problem.	Sorun değil.
Can I help you?	Size yardımcı olabilir miyim?
What do you mean?	Ne demek istiyorsun?
Could you say that again, please?	Tekrar eder misin lütfen?

 

3. Alışveriş ve Kafe Ortamı İçin Cümleler

İngilizce Cümle	Türkçesi
How much is this?	Bu ne kadar?
I’d like a coffee, please.	Bir kahve alayım, lütfen.
Do you have this in medium size?	Bunun M bedeni var mı?
Can I try it on?	Üzerimde deneyebilir miyim?
I’m just looking, thanks.	Sadece bakıyorum, teşekkürler.
I’ll take it.	Bunu alıyorum.

 

4. Seyahat ve Yolculukta İşine Yarayacak Cümleler

İngilizce Cümle	Türkçesi
Where is the nearest bus stop?	En yakın otobüs durağı nerede?
I’m lost.	Kayboldum.
Can you show me on the map?	Haritada gösterebilir misin?
How can I get to the airport?	Havaalanına nasıl giderim?
I’d like to buy a ticket.	Bir bilet almak istiyorum.
Is it far from here?	Buradan uzak mı?

 

5. Restoran ve Otel Cümleleri

İngilizce Cümle	Türkçesi
I have a reservation.	Rezervasyonum var.
A table for two, please.	İki kişilik masa lütfen.
Can I see the menu, please?	Menüyü görebilir miyim?
I’d like to order now.	Sipariş vermek istiyorum.
Could we have the bill, please?	Hesabı alabilir miyiz?
The food was delicious.	Yemek çok lezzetliydi.

 

6. Duygu ve İfade Bildirme Cümleleri

İngilizce Cümle	Türkçesi
I’m so happy today!	Bugün çok mutluyum!
That’s interesting.	Bu ilginç.
I’m bored.	Sıkıldım.
I’m excited about this.	Bu konuda heyecanlıyım.
It doesn’t matter.	Önemli değil.
I’m worried.	Endişeliyim.

7. Basit Soru-Cevap Kalıpları

Soru	Cevap
Do you speak English?	Yes, a little. (Evet, biraz.)
What do you do?	I’m a student. (Öğrenciyim.)
Are you okay?	I’m fine, thanks. (İyiyim, teşekkürler.)
Can I ask you something?	Sure, go ahead. (Tabii, sor.)
What’s the matter?	Nothing, I’m just tired.

Cümleleri Ezberlemeden Nasıl Öğrenirsin?

• Kendi örnek cümlelerini yaz: Her öğrendiğin kalıbı kendi hayatından bir örnekle uygula.
• Sesli tekrar et: Konuşarak öğrenme kalıcıdır.
• Kısa diyaloglar yaz: 2-3 satırlık günlük konuşmalar oluştur.
• Uygulamalar kullan: Duolingo, BBC Learning English gibi kaynaklardan destek al.
• Film ve dizilerde cümleleri takip et: Gerçek kullanım örnekleri öğrenmeyi hızlandırır.

https://www.americanlife.com.tr/ingilizce-en-cok-kullanilan-cumleler/

İngilizce A1 Seviye Gramer Konuları

İngilizce öğrenmeye yeni başladıysan veya temel bilgilerini pekiştirmek istiyorsan, A1 seviyesi gramer konuları senin için çok önemli. Bu seviyede, dilin temel yapısını anlamak ve günlük iletişimde rahat olmak hedeflenir. İşte A1 seviyesinde öğrenmen gereken temel gramer konuları ve kısa açıklamalarıyla örnekler.

1. To Be Fiili (Olmak)

“To be” fiili İngilizcede en temel fiildir. Şahıslara göre değişir.

Özne	Olumlu	Olumsuz	Soru
I	I am	I am not	Am I...?
You	You are	You are not	Are you...?
He/She/It	He is / She is / It is	He is not / She is not / It is not	Is he...?

Örnek:

• I am a student. (Ben öğrenciyim.)
• She is not at home. (O evde değil.)
• Are you happy? (Mutlu musun?)

2. Simple Present Tense (Geniş Zaman)

Günlük rutinleri ve genel doğruları ifade etmek için kullanılır. Olumlu cümle:

• I work.
• He works. (3. tekil şahıs -s takısı alır)

Olumsuz cümle:

• I do not (don’t) work.
• She does not (doesn’t) work.

Soru cümlesi:

• Do you work?
• Does he work?

3. İyelik Zamirleri (Possessive Pronouns)

Bir şeye kime ait olduğunu belirtmek için kullanılır.

İngilizce	Türkçe
my	benim
your	senin/sizin
his	onun (erkek)
her	onun (kadın)
its	onun (cansız)
our	bizim
their	onların

Örnek:

• This is my book. (Bu benim kitabım.)
• Their house is big. (Onların evi büyük.)

4. Sayılar ve Zaman İfadeleri

• Numbers (1-100 gibi temel sayılar)
• Days of the week (Monday, Tuesday...)
• Months (January, February...)
• Telling the time (What time is it? It’s 5 o’clock.)

5. There is / There are

Bir yerde bir şeyin veya birden fazla şeyin varlığını belirtmek için kullanılır.

• There is a cat. (Bir kedi var.)
• There are two cats. (İki kedi var.)
• There isn’t a dog. (Bir köpek yok.)

6. Soru Kelimeleri (Wh- Questions)

• What? (Ne?)
• Where? (Nerede?)
• When? (Ne zaman?)
• Who? (Kim?)
• Why? (Neden?)
• How? (Nasıl?)

Örnek:

• What is your name? (Adın ne?)
• Where do you live? (Nerede yaşıyorsun?)

7. Zarflar (Adverbs)

Yer, zaman, sıklık gibi bilgileri belirtir.

• Always (her zaman)
• Sometimes (bazen)
• Never (asla)
• Here (burada)
• Now (şimdi)

8. Sayılar (Numbers)

Sayılar, miktar belirtmek için çok önemlidir. 1’den 100’e kadar sayıların yanı sıra, “first”, “second” gibi sıralama sayıları da öğrenilir.

9. Artikeller (Articles)

• Belirli tanımlık: the
• Belirsiz tanımlık: a / an

Örnek:

• A dog (bir köpek)
• An apple (bir elma)
• The book (o kitap)

10. Olumsuzluk (Negation)

Fiillerin olumsuz yapılması. Genellikle “do not” veya “does not” kullanılır.

• I do not like coffee.
• She does not work here.

11. Basit Edatlar (Prepositions)

• In (içinde)
• On (üstünde)
• Under (altında)
• Next to (yanında)

https://www.americanlife.com.tr/ingilizce-a1-seviye-gramer-konulari/

2 Kişilik İngilizce Diyaloglar

Neden İngilizce Diyalog Çalışmaları?

İngilizce öğrenmenin birçok yolu vardır: kelime ezberlemek, gramer kitapları okumak, dizi izlemek, müzik dinlemek... Ancak, dili gerçekten konuşabilmek için yapılması gereken en önemli şey, gerçek hayattaki konuşmalara benzer diyaloglar üzerinde çalışmaktır. İşte tam bu noktada 2 kişilik İngilizce diyalog örnekleri, öğrencilere doğal konuşma kalıplarını öğrenme fırsatı sunar.

2 Kişilik İngilizce Diyalog Nedir?

Kısaca, iki kişi arasında geçen doğal bir İngilizce konuşmadır. Amaç, günlük hayatta karşılaşabileceğiniz durumları simüle etmektir. Diyaloglar genellikle “A” ve “B” şeklinde isimlendirilir ve soru-cevap ya da açıklama şeklinde ilerler.

Diyaloglar Neden Önemlidir?

• Gerçek konuşma pratiği sağlar.
• Dinleme ve anlama becerisini artırır.
• Kelimeleri bağlam içinde öğrenmenizi sağlar.
• Telaffuz ve cümle yapısını geliştirir.

Başlangıç Seviyesi İçin Diyalog Örneği: "Tanışma"

A: Hi! My name is Sarah. What’s your name? B: Hello Sarah! I’m Tom. Nice to meet you. A: Nice to meet you too, Tom. Where are you from? B: I’m from Canada. And you? A: I’m from Turkey. Are you here for vacation? B: No, I’m here to study English. A: That’s great! Good luck! B: Thank you! Bu diyalog, tanışma ve kendini tanıtma konusunu kapsar. Basit cümleler ve temel kalıplar içerdiği için başlangıç seviyesindeki öğrenciler için idealdir.  

Orta Seviye İçin Diyalog Örneği: "Restoranda Sipariş Verme"

A: Excuse me, can I see the menu, please? B: Of course. Here you are. A: Thank you. What do you recommend? B: Our pasta is very popular. Would you like to try it? A: Sounds good. I’ll have the pasta and a lemonade. B: Would you like anything else? A: No, that’s all for now. B: Alright. I’ll bring your order in a few minutes. Bu diyalog günlük hayatta restoran gibi yerlerde kullanılan cümle kalıplarını içerir. Hem kelime dağarcığını geliştirir hem de özgüveni artırır.  

İleri Seviye İçin Diyalog Örneği: "Bir Konu Üzerine Tartışma"

A: What do you think about remote working? B: I believe it's quite beneficial. It saves time and increases productivity. A: I see your point, but don’t you think it reduces social interaction? B: That’s true. However, with the right tools and communication, teams can still stay connected. A: You’re right. I guess it depends on the company culture as well. B: Absolutely. Some people work better in an office, others at home. A: Flexibility is key in today’s world. B: I couldn’t agree more. Bu diyalog fikir belirtme ve karşılıklı tartışma üzerine kuruludur. İngilizce'de düşünce ifade etme becerilerinizi geliştirir.

En Sık Kullanılan İngilizce Diyalog Kalıpları

 

Türkçesi	İngilizcesi
Merhaba	Hello / Hi
Nasılsın?	How are you?
Nerelisin?	Where are you from?
Ne iş yapıyorsun?	What do you do?
Yardımcı olabilir miyim?	Can I help you?
Menü alabilir miyim?	Can I see the menu, please?
Fikrini merak ediyorum	I wonder what you think
Sana katılıyorum	I agree with you

 

2 Kişilik Diyaloglarla İngilizce Öğrenme Tüyoları

• Diyalogları sesli okuyun. Telaffuzunuzu geliştirmek için bu çok etkilidir.
• Rolleri değiştirerek tekrar edin. Hem soru sormayı hem cevaplamayı öğrenin.
• Kelime hazinesini artırın. Bilmediğiniz kelimeleri not alın ve öğrenin.

https://www.americanlife.com.tr/2-kisilik-ingilizce-diyaloglar/

İngilizce Tarihler Nasıl Yazılır?

[fusion_builder_container type="flex" hundred_percent="no" equal_height_columns="no" menu_anchor="" hide_on_mobile="small-visibility,medium-visibility,large-visibility" class="" id="" background_color="" background_image="" background_position="center center" background_repeat="no-repeat" fade="no" background_parallax="none" parallax_speed="0.3" video_mp4="" video_webm="" video_ogv="" video_url="" video_aspect_ratio="16:9" video_loop="yes" video_mute="yes" overlay_color="" video_preview_image="" border_color="" border_style="solid" padding_top="" padding_bottom="" padding_left="" padding_right=""][fusion_builder_row][fusion_builder_column type="1_1" layout="1_1" background_position="left top" background_color="" border_color="" border_style="solid" border_position="all" spacing="yes" background_image="" background_repeat="no-repeat" padding_top="" padding_right="" padding_bottom="" padding_left="" margin_top="0px" margin_bottom="0px" class="" id="" animation_type="" animation_speed="0.3" animation_direction="left" hide_on_mobile="small-visibility,medium-visibility,large-visibility" center_content="no" last="true" min_height="" hover_type="none" link="" border_sizes_top="" border_sizes_bottom="" border_sizes_left="" border_sizes_right="" first="true"][fusion_text] İngilizce yazılı iletişimde doğru tarih formatını kullanmak, mesajınızın netliğini artırır ve yanlış anlamaların önüne geçer. Ancak, İngilizce dilinde tarih yazımı, farklı ülkelerde farklı kurallar ve gelenekler ile değişebilir. Bu yazıda, İngilizce’de tarihleri nasıl yazacağınızı öğrenecek ve İngilizce tarih formatları hakkında kapsamlı bir bilgiye sahip olacaksınız.

İngilizce Tarih Formatları

İngilizce’de tarih yazmanın birkaç farklı yolu vardır ve hangi formatın kullanılacağı, yazının hangi ülkede yazıldığınıza ve kullanılan bağlama bağlıdır. İngilizce tarih yazımını öğrenmek, yazışmalarınızda ve belgelerinizde doğru ve profesyonel bir imaj sergilemenizi sağlar. İngilizce’de tarihleri yazarken genellikle iki ana format kullanılır: Amerikan İngilizcesi: Ay, gün, yıl formatı.

• Örnek: March 15, 2023 veya 3/15/2023
• Bu format, Amerika Birleşik Devletleri’nde yaygın olarak kullanılır.

İngiliz İngilizcesi (ve diğer İngilizce konuşulan ülkeler): Gün, ay, yıl formatı.

• Örnek: 15 March 2023 veya 15/03/2023
• Bu format, Birleşik Krallık, Avustralya, Kanada gibi ülkelerde daha yaygın kullanılır.

Her iki format da doğru kabul edilmekle birlikte, hangi formatın kullanılacağı yazışmanın yapılacağı yer ve yazının diline bağlıdır.

İngilizce Tarih Yazarken Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar

İngilizce tarih yazımında dikkat edilmesi gereken birkaç önemli kural vardır. Bu kurallar, hem doğru bir yazım sağlamak hem de dilin doğru kullanımını göstermek için önemlidir:

1. Ayların Yazımı:

Ay adları, İngilizce’de her zaman büyük harf ile yazılır. Ayrıca, ayların kısaltmaları da oldukça yaygındır, fakat tam adlarının kullanımı daha resmi yazışmalarda tercih edilir. İşte İngilizce ayların tam ve kısaltılmış halleri:

• January (Jan)
• February (Feb)
• March (Mar)
• April (Apr)
• May (May)
• June (Jun)
• July (Jul)
• August (Aug)
• September (Sep)
• October (Oct)
• November (Nov)
• December (Dec)

2. Gün ve Ayın Yazımı:

Gün ve ay arasında virgül kullanmak, Amerikan İngilizcesi'nde yaygın bir uygulamadır. Ancak, İngiliz İngilizcesi'nde bu virgül kullanılmaz. Örnekler:

• Amerikan İngilizcesi: March 15, 2023
• İngiliz İngilizcesi: 15 March 2023

Ayrıca, günler ilk harf büyük olarak yazılmalı, sayılar ise yazılı şekilde belirtilmelidir. Örneğin: first, second, third gibi.

3. Yılın Yazımı:

Yıl yazılırken genellikle dört rakam kullanılır. Tarihlerde kullanılan yıllarda, "st", "nd", "rd" veya "th" gibi takılar eklenmesi gerekmeyebilir. Bu, daha çok bir tarihi belirtirken konuşmada kullanılan bir durumdur.

İngilizce Tarih Yazımında Yaygın Hatalar ve Düzeltmeler

İngilizce tarih yazarken bazı yaygın hatalar yapılabilir. Bu hatalardan kaçınmak için aşağıdaki düzeltmelere dikkat etmek önemlidir:

1. Yanlış Tarih Sırası:

Amerikan İngilizcesinde ay, gün ve yıl sırasıyla yazılırken, İngiliz İngilizcesinde gün, ay ve yıl sırasıyla yazılır. Bu sıralama karışıklığa neden olabilir, bu yüzden yazı dilinizi belirlemek önemlidir.

• Yanlış: 15/03/2023 (Amerikan İngilizcesi formatında)
• Doğru: 03/15/2023 (Amerikan formatı)

2. Kısaltmaların Yanlış Kullanımı:

Ayların ve günlerin kısaltmalarının doğru şekilde kullanılması önemlidir. Aşağıdaki kısaltmalar hatalı olabilir:

• Yanlış: 3rd January 2023 (kısaltma kullanılmaz)
• Doğru: January 3, 2023 (veya 3 January 2023)

3. Yılın Sonraki Dönemi İçin “th” Kullanımı:

Yılın sonunda sayılarla yapılan eklemeler (“st”, “nd”, “rd”, “th”) resmi tarih yazımlarında genellikle kullanılmaz. Bunun yerine, sadece sayılarla gösterim tercih edilir. Bu hatalı kullanımlardan kaçınmak gerekir.

İngilizce Tarih Yazımında Kullanabileceğiniz İpuçları

1. E-posta Yazışmalarında Tarih Kullanımı Özellikle profesyonel e-posta yazışmalarında tarih doğru şekilde belirtilmelidir. Örneğin:

I will send the report by March 15, 2023. Please confirm the meeting scheduled for April 10, 2023.

2. Daha Resmi Bir Tarih Formatı İçin

Eğer daha resmi bir yazışma yapıyorsanız, tarihleri yazarak yazmak faydalı olabilir. Örneğin: The contract will be signed on the fifteenth of March, two thousand twenty-three.

3. Tarihlerde “of” Kullanımı:

Resmi bir formatta tarih yazarken, aylar arasında “of” kullanılabilir: The event is scheduled for the 5th of June.

İngilizce Tarih Formatı Kullanım Alanları

İngilizce tarih formatları, çeşitli alanlarda kullanılır. Bu kullanım alanları, tarihleri ne zaman ve nasıl yazmanız gerektiğine dair önemli ipuçları sunar:

• İş Dünyasında Tarih Kullanımı: İş e-postalarında ve yazışmalarında tarih, belirli bir görevin tamamlanması veya bir olayın hatırlanması açısından kritik öneme sahiptir.
• Okulda Tarih Yazımı: Öğrenciler, ders çalışırken tarihleri doğru yazmak zorundadır. Özellikle sınav tarihleri, teslim tarihleri veya okul etkinlikleri için doğru tarih yazımı gereklidir.

Resmi Belgelerde Tarih: Hukuki belgelerde, resmi başvurularda ve sözleşmelerde tarih çok önemli bir yer tutar. Bu belgelerde tarihlerin yazımı, her iki taraf için de anlaşmazlıkları önleyici nitelik taşır.0 [/fusion_text][/fusion_builder_column][/fusion_builder_row][/fusion_builder_container] https://www.americanlife.com.tr/ingilizce-tarihler-nasil-yazilir/

İngilizce Tanışma Diyalogları

[fusion_builder_container type="flex" hundred_percent="no" equal_height_columns="no" menu_anchor="" hide_on_mobile="small-visibility,medium-visibility,large-visibility" class="" id="" background_color="" background_image="" background_position="center center" background_repeat="no-repeat" fade="no" background_parallax="none" parallax_speed="0.3" video_mp4="" video_webm="" video_ogv="" video_url="" video_aspect_ratio="16:9" video_loop="yes" video_mute="yes" overlay_color="" video_preview_image="" border_color="" border_style="solid" padding_top="" padding_bottom="" padding_left="" padding_right=""][fusion_builder_row][fusion_builder_column type="1_1" layout="1_1" background_position="left top" background_color="" border_color="" border_style="solid" border_position="all" spacing="yes" background_image="" background_repeat="no-repeat" padding_top="" padding_right="" padding_bottom="" padding_left="" margin_top="0px" margin_bottom="0px" class="" id="" animation_type="" animation_speed="0.3" animation_direction="left" hide_on_mobile="small-visibility,medium-visibility,large-visibility" center_content="no" last="true" min_height="" hover_type="none" link="" border_sizes_top="" border_sizes_bottom="" border_sizes_left="" border_sizes_right="" first="true"][fusion_text] İngilizce, dünya çapında iletişim kurmak için kullanılan en yaygın dillerden biridir. Yeni biriyle tanışırken doğru ifadeleri ve selamlaşma şekillerini bilmek, etkili iletişim kurmanın anahtarlarındandır. Bu blog yazısında, İngilizce tanışma diyalogları hakkında kapsamlı bir rehber sunacağız. Yeni insanlarla tanışırken kullanabileceğiniz basit ama etkili İngilizce diyalogları örneklerle birlikte inceleyeceğiz.

İngilizce Tanışma Diyaloglarının Temel Yapısı

Tanışma diyalogları genellikle birkaç temel öğeden oluşur:

1. Selamlaşma (Greeting)
2. Adınızı Tanıtma (Introducing Yourself)
3. Karşılıklı Sorular Sorma (Asking Questions)
4. Veda (Farewell)

Bu dört ana başlık altında, tanışma sırasında kullanabileceğiniz temel diyalogları örneklerle inceleyeceğiz.

1. Selamlaşma (Greeting)

İlk adım her zaman bir selamlaşma ile başlar. İşte tanışma sırasında kullanabileceğiniz bazı yaygın selamlaşma ifadeleri:

• "Hello!" (Merhaba!)
• "Hi!" (Selam!)
• "Good morning!" (Günaydın!)
• "Good afternoon!" (Tünaydın!)
• "Good evening!" (İyi akşamlar!)

Bir selamlaşma sonrası, genellikle karşınızdaki kişiye isminizi tanıtmanız gerekecektir. İşte bu noktada kullanabileceğiniz ifadeler:

2. Adınızı Tanıtma (Introducing Yourself)

Kendinizi tanıtırken kullanabileceğiniz temel ifadeler şunlardır:

• "My name is [Your Name]." (Benim adım [Adınız].)
• "I'm [Your Name]." (Ben [Adınız].)
• "I go by [Your Name]." (Ben [Adım] olarak bilinirım.)

Örnek:

• A: "Hello! My name is Sarah. What’s your name?"
• B: "Hi Sarah! I’m John."

3. Karşılıklı Sorular Sorma (Asking Questions)

Yeni biriyle tanışırken, bazı temel sorular sorarak sohbeti ilerletebilirsiniz. İşte bu sorulardan bazıları:

• "Where are you from?" (Nerelisiniz?)
• "What do you do?" (Ne iş yapıyorsunuz?)
• "How old are you?" (Kaç yaşındasınız?)
• "What are your hobbies?" (Hobileriniz neler?)

Örnek:

• A: "Hi! I’m Sarah. Where are you from?"
• B: "I’m from London. And you?"
• A: "I’m from New York."

4. Veda (Farewell)

Tanışma diyaloglarının sonunda genellikle bir veda cümlesi gelir. İşte bazı yaygın veda ifadeleri:

• "Nice to meet you!" (Tanıştığımıza memnun oldum!)
• "It was great meeting you!" (Sizinle tanışmak harikaydı!)
• "Goodbye!" (Hoşça kal!)
• "See you later!" (Görüşürüz!)

Örnek:

• A: "It was nice meeting you, John. See you soon!"
• B: "Nice to meet you too, Sarah. Take care!"

Örnek 1: Basit Tanışma Diyaloğu

A: "Hi, my name is Emily. What’s your name?" B: "Hello, Emily! I’m Michael." A: "Nice to meet you, Michael! Where are you from?" B: "I’m from Australia. How about you?" A: "I’m from the United States. What do you do?" B: "I’m a teacher. And you?" A: "I’m a student."

Örnek 2: Daha Detaylı Tanışma Diyaloğu

A: "Good morning! My name is Anna. I work as a software developer." B: "Good morning, Anna! My name is Tom. I’m a graphic designer." A: "It’s nice to meet you, Tom. Where do you live?" B: "I live in Chicago. How about you?" A: "I live in Los Angeles." B: "Wow, that’s great! What do you like to do in your free time?" A: "I love reading and hiking. How about you?" B: "I enjoy playing video games and photography." A: "Nice! It was great talking to you. See you later!" B: "It was nice meeting you too, Anna. Take care!"

Tanışırken Dikkat Edilmesi Gerekenler

• Kibar olun: Tanışma diyalogları her zaman kibar ve saygılı olmalıdır. Basit selamlaşmalarla başlayın ve ilgi gösterin.
• Göz teması kurun: Karşınızdaki kişiye ilgi gösterdiğinizi ve onu dinlediğinizi hissettirmek için göz teması kurun.
• Beden dili önemlidir: Sadece kelimeler değil, aynı zamanda beden diliniz de konuşmalarınıza yön verir. Gülümseyin ve rahat bir duruş sergileyin.
• Sade ve açık olun: Tanışma sırasında kullanılan dil sade ve anlaşılır olmalıdır. Gereksiz karmaşık cümlelerden kaçının.

[/fusion_text][/fusion_builder_column][/fusion_builder_row][/fusion_builder_container] https://www.americanlife.com.tr/ingilizce-tanisma-diyaloglari/